Ana içeriğe atla

Sponsorlu Bağlantı

Grammy Kazanamayan 5 Müzik Efsanesi

Her ne kadar efsane olsalar da altın gramofonu bir türlü evine götüremeyen müzisyenler var. Grammy tarihinde herhangi bir ödüle sahip olamayan, ancak müzik dünyasına birçok başyapıt bırakmış 5 efsanevi müzisyeni derledik.
Run DMC

5Run DMC

Run-D.M.C., Joseph “DJ Run” Simmons, Darryl “D.M.C.” McDaniels, ve Jason “Jam-Master Jay” Mizell tarafından hip-hop kültürüne öncülük edecek bir grup olarak kuruldu. Grup, hip-hop’ın belli başlı müzik türleri arasına girmesini sağladı ve 80’lerde büyük sükse yaptı.
Oasis

4Oasis

“Definitely Maybe”, İngiliz rock müzik grubu Oasis’in 1994 yılında yayımladığı ilk albümüdür. Albüm başta İngiltere olmak üzere büyük bir satış grafiği çizerken albümden yayımlanan dört tekli de dünya çapında başarılar elde etti.
Jimmy Hendrix

3Jimi Hendrix

Johnny Allen “Jimi” Hendrix, Amerikan gitarist, gitar virtüözü, şarkıcı, söz yazarı ve kültürel ikon. Hendrix rock tarihinin en etkili müzisyenlerinden birisidir. İlk olarak İngiltere’de ün kazanan Hendrix, 1967 yılında yapılan Monterey Pop Festivali’nden sonra tüm dünyaca ünlü oldu.
Queen

2Queen

Queen, 1970 yılında kurulmuş tüm dünyada albümleri 300 milyondan fazla satmış İngiliz rock grubudur. 1960’ların sonlarında Smile grubunun dağılma sürecine girmesi sonrasında Brian May, Roger Taylor ve Freddie Mercury tarafından Londra’da kurulmuştur.
Bob Marley

1Bob Marley

Robert Nesta “Bob” Marley, Jamaikalı reggae sanatçısı. Bob Marley, 130’un üzerinde plağı, yüzlerce şarkısı bulunan bir reggae efsanesi olarak kabul edilir.
Görseller: gettyimages.com

Yorumlar

Sponsorlu Bağlantı

Bu blogdaki popüler yayınlar

İlk Restoran Ne Zaman ve Nerede Açıldı?

Yaşadığımız yer ister küçük olsun ister büyük, hemen her sokakta restoran bulmak mümkündür. Restoranların yaygın olması, kuşkusuz ki yemek yemenin insanın en temel ihtiyacı olmasından kaynaklanır. Durum böyle olunca, tahmin edebileceğiniz üzere, restorancılığın tarihsel gelişimi oldukça eskiye dayanır.  Peki , ilk restoran hangi tarihte açıldı? Restorancılığın Başlangıcı Yemek kültürü çok gelişmiştir. 1700’lü yıllara kadar restoran kavramı ortaya çıkmamıştır.  İlk modern restoran, 1765-1766 yıllarında Paris’te Boulanger tarafından açılmıştır.  Bu sayede müşterilere seçenekler sunan anlayış ortaya çıkmıştır. O dönemdeki anlayışa göre, restoranın amacı, et suyu bulyonu ve çorbalarla kişileri sağlığına kavuşturmaktı. Adıyla ünlü ilk restoran, 1782’de Paris’te açılmıştır . Grand Toveme de Loundres adıyla açılan bu restoranda, yemek isimleri listelenmiş ve belli saatlerde tek kişilik masalarda servis yapılmıştır. İlk restoranın açılmasından sonra Fransız Devrimi gerçekleştiği için

Elektronik Müziğin Tarihi

Elektronik müzik 19. Yüzyılda birçok Amerikalı ve Avrupa mucitlerin, girişimcilerin çalışmaları sayesinde kendine altyapı hazırlamıştır. Bu altyapı için gerekli olan aygıtlar bahsi geçen kimseler tarafından farklı alanlarda kullanılması için tasarlanmış icatları müzik için yorumlanmış halidir. Elektronik müzik dediğimizde aklımıza ilk gelen tanım elektronik aletlerle yapılan müzik türü şeklinde olacaktır. Bu tanım kesinlikle doğru bir tanım. İlk elektronik müzik 1960 yılında ilk elektronik klavyenin icadıyla hayat bulduğu düşünülmektedir. Borulu elektronik enstrümanlar da elektronik müzik tarihinde yerini aldıktan sonra kullanımları yavaş yavaş artmaya başladı. İlk Elektronik Müzik Enstrümanı İlk olarak icat edildiği düşünülen enstrüman yaklaşık olarak 7 ton büyüklüğünde ve  Telharmonium  adındaydı. Pek yaygınlaşması mümkün olamayacak kadar kaba ve ağır olan bu enstrüman elektronik müzik tarihi içerisinde yerini almıştır. 1897 yılından üretilen bu cihazın  Thaddeus Cahill  adı

Pronoya Nedir?

Pronoya kelimesi okuduğunuzda paronaya kelimesini okuduğunuzu veya kelimenin eş anlamlısı olduğunu düşünmüş olabilirsiniz.  Oysa pronoya , paronoyanın tam tersine karşılık gelen bir kavram.  Her şeyin ve herkesin kendisine zarar verebileceği şüphesi anlamına gelen poronayanın tersi olarak pronoya, her şeyin hatta evrenin bile kendisinin iyiliği için var olduğu sanrısına kapılmak anlamına gelir. Pronoyayı   bir yaşam felsefesi olarak benimseyen insanların paranoyak olmuş olduğunu söylemek de yanlış olmaz. Pronoya, dini yaklaşımla karşımıza çıkan versiyonuna örnek olarak ‘Takdir-i İlahi’ kavramı verilebilir. Kişi yaşadığı ne olursa olsun tanrısal bir iyilik olduğunu düşünür. Uzak Doğu felsefelerinin temel kavramları olan, “darma, karma, reenkarnasyon” üçlüsü de bir pronoya örneğidir. İnsanın bu dünyada var olma nedeni, tanrısal olana ulaşmaktır. Başımıza gelenlerde Darma’ya bir nebze daha yaklaşmamız içindir. Her ölüm aslında yeni bir doğum ve tanrısal olana ulaşma yolculuğun yeni