Pronoya kelimesi okuduğunuzda paronaya kelimesini okuduğunuzu veya kelimenin eş anlamlısı olduğunu düşünmüş olabilirsiniz. Oysa pronoya, paronoyanın tam tersine karşılık gelen bir kavram. Her şeyin ve herkesin kendisine zarar verebileceği şüphesi anlamına gelen poronayanın tersi olarak pronoya, her şeyin hatta evrenin bile kendisinin iyiliği için var olduğu sanrısına kapılmak anlamına gelir.
Pronoyayı bir yaşam felsefesi olarak benimseyen insanların paranoyak olmuş olduğunu söylemek de yanlış olmaz. Pronoya, dini yaklaşımla karşımıza çıkan versiyonuna örnek olarak ‘Takdir-i İlahi’ kavramı verilebilir. Kişi yaşadığı ne olursa olsun tanrısal bir iyilik olduğunu düşünür.
Uzak Doğu felsefelerinin temel kavramları olan, “darma, karma, reenkarnasyon” üçlüsü de bir pronoya örneğidir. İnsanın bu dünyada var olma nedeni, tanrısal olana ulaşmaktır. Başımıza gelenlerde Darma’ya bir nebze daha yaklaşmamız içindir. Her ölüm aslında yeni bir doğum ve tanrısal olana ulaşma yolculuğun yeni bir fazıdır.
Terör saldırıları, bir yakının kaybı, ekonomik ve siyasi buhranlar gibi endişe verici travmatik durumlarda ve neler olacağının bilinmemesinin yarattığı huzursuzlukta “Allah beterinden saklasın” ya da “Her işte bir hayır vardır” sözlerinin kullanılması pronoya örneğidir.
Yeni Zihniyet
Pronoyanın zihinsel hastalık olup olmadığı konusunda uzlaşma sağlanmış değildir. Bunun yanı sıra kesin olan şey çarpık bir gerçeklik algısı olduğudur. Hinduizm gibi doğu Asya inançlarından gelen pozitif olma akımları, “iyi enerjileri” almak için bazı şart ve ritüelleri yerine getirmeyi gerektiriyordu.
Bu akımların amacından sapması ve batı dünyasına yayılmaya başlaması maddi ihtiyaç ve isteklere dönüştü. Öyle ki “Çekim Yasası” hızla yayılmış ve herkes bir şeyi elde etmek için onu çok istemek gerektiğine inanmıştır. Böylece pronoya olarak bilinen durumun temelleri sağlamlaştırılmıştır.
Pronoya’yı teşvik eden ideolojiler için “umut taciri” diyenler de vardır. Bu insanların düşüncesine göre, bu tür ideolojiler istekleri elde etmek için gösterilen çaba ve azmin değerini küçümsüyor. İnsanların dileklerinin gerçekleşebilmesi için “bir şeye kanalize olmanın” yeterli olabileceğinin empoze edilmeye çalışılması bazılarına göre maddi ve duygusal açıdan aldatmak bazılarına göre ise dayanıklılığı sağlayan umut ışığıdır.
Yorumlar
Yorum Gönder