Ana içeriğe atla

Sponsorlu Bağlantı

Mağarada Mahsur Kalan Futbolcuların Öyküsü Netflix Dizisi Oluyor

Netflix, geçen yıl Tayland’da bir mağarada mahsur kalan futbolcu çocukların kurtarılış öyküsünü mini dizi olarak çekmeye hazırlanıyor.
Tayland’da bir mağarada iki haftadan uzun bir süre mahsur kalan Wild Boars (Yaban Domuzları) futbol takımının 12 oyuncusu ve takım kaptanlarının öyküsü mini dizi olacak.
Netflix, neredeyse tüm dünyanın seferber olduğu kurtarma öyküsünü ekranlara taşıyacak. Dizinin yönetmenliği ‘Crazy Rich Asians’ ile tanınan Jon M. Chu ve Nattawut ‘Baz’ Poonpiriya yapacak.
Netflix’ten Erika North, “Hikâye, dünyanın farklı yerlerinden, farklı hayatlarından insanları birleştiren evrensel ve yerel temalar içeriyor. Tayland, Netflix için önemli bir market. Yerelde ilham kaynağı olan ve tüm dünyada yankı uyandıran bu öyküyü hayata geçirmek için sabırsızlanıyoruz” dedi.
Netflix Zam
Takımla birlikte mahsur kalan yardımcı antrenör Ekapol ‘Ake’ Chanthawong da, “Hikâyemizin yeniden anlatılması, Tayland’dan ve dünyanın her yerinden bir araya gelen insanların, kurumların imza attığı bu gerçek mucize için bir teşekkür fırsatı olacak, buna minnettarız” ifadelerini kullandı.
17 GÜN SONRA KURTARILDILAR
Geçen yıl temmuz ayında Yaşları 11 ile 16 arasında değişen takım üyeleri ve 25 yaşındaki kaptanları, Chiang Rai’deki mağaraları keşfe çıktığı sırada sağanak yağışların tünelleri kapatması sonucu, mağaralardan birinde mahsur kalmıştı.
Çocuklar için Tayland donanması özel timleri ile ABD, İngiltere, Avustralya ve Çin’den uzmanların katıldığı uluslararası operasyon yürütülmüştü. Çocuklar, 17 günlük çalışma sonrasında kurtarılmışlardı.
Eski Tayland donanması dalgıcı Saman Gunan ise kurtarma çalışmaları sırasında Tham Luang’daki hava tankı götürdüğü bir mağaradan dönerken bilincini kaybetmiş ve yaşamını yitirmişti.
Bugüne kadar kurtarılış öyküsünü anlatan iki kitap basıldı. Taylandlı İngiliz yönetmen Tom Waller’ın, kurtarma operasyonunun hemen ardından başladığı ‘Mağara’ isimli filminin de çekimleri bitti.

Yorumlar

Sponsorlu Bağlantı

Bu blogdaki popüler yayınlar

İlk Restoran Ne Zaman ve Nerede Açıldı?

Yaşadığımız yer ister küçük olsun ister büyük, hemen her sokakta restoran bulmak mümkündür. Restoranların yaygın olması, kuşkusuz ki yemek yemenin insanın en temel ihtiyacı olmasından kaynaklanır. Durum böyle olunca, tahmin edebileceğiniz üzere, restorancılığın tarihsel gelişimi oldukça eskiye dayanır.  Peki , ilk restoran hangi tarihte açıldı? Restorancılığın Başlangıcı Yemek kültürü çok gelişmiştir. 1700’lü yıllara kadar restoran kavramı ortaya çıkmamıştır.  İlk modern restoran, 1765-1766 yıllarında Paris’te Boulanger tarafından açılmıştır.  Bu sayede müşterilere seçenekler sunan anlayış ortaya çıkmıştır. O dönemdeki anlayışa göre, restoranın amacı, et suyu bulyonu ve çorbalarla kişileri sağlığına kavuşturmaktı. Adıyla ünlü ilk restoran, 1782’de Paris’te açılmıştır . Grand Toveme de Loundres adıyla açılan bu restoranda, yemek isimleri listelenmiş ve belli saatlerde tek kişilik masalarda servis yapılmıştır. İlk restoranın açılmasından sonra Fransız Devrimi gerç...

Elektronik Müziğin Tarihi

Elektronik müzik 19. Yüzyılda birçok Amerikalı ve Avrupa mucitlerin, girişimcilerin çalışmaları sayesinde kendine altyapı hazırlamıştır. Bu altyapı için gerekli olan aygıtlar bahsi geçen kimseler tarafından farklı alanlarda kullanılması için tasarlanmış icatları müzik için yorumlanmış halidir. Elektronik müzik dediğimizde aklımıza ilk gelen tanım elektronik aletlerle yapılan müzik türü şeklinde olacaktır. Bu tanım kesinlikle doğru bir tanım. İlk elektronik müzik 1960 yılında ilk elektronik klavyenin icadıyla hayat bulduğu düşünülmektedir. Borulu elektronik enstrümanlar da elektronik müzik tarihinde yerini aldıktan sonra kullanımları yavaş yavaş artmaya başladı. İlk Elektronik Müzik Enstrümanı İlk olarak icat edildiği düşünülen enstrüman yaklaşık olarak 7 ton büyüklüğünde ve  Telharmonium  adındaydı. Pek yaygınlaşması mümkün olamayacak kadar kaba ve ağır olan bu enstrüman elektronik müzik tarihi içerisinde yerini almıştır. 1897 yılından üretilen bu cihazın  Thadde...

Werther Etkisi Nedir?

Werther etkisi , sosyolog David Phillips‘in intiharın yarattığı taklit edilme etkisi olarak tanımladığı bir sendromdur. Basın yayın organları aracılığıyla yaygınlaşan intihar haberlerinin özendirici olabileceğini muhtemelen hiç düşünmemişsinizdir. Oysa yaşanmış olaylar ve yapılan araştırmalar bu durumun kanıtı niteliğindedir. Gerçekten de  intihar bulaşıcı mıdır? 20. yüzyılın en ünlü sinema yıldızlarından ve seks sembollerinden biri olan  Marilyn Monroe ‘nun Ağustos 1962’deki ölümü halkı yasa boğmuş ve halk sanatçının aşırı doz ilaç alıp intihar ettiği haberleriyle sarsmıştı. Monroe’nun ölümünün ardından ABD’deki intihar vakalarında %12 artış olduğu tespit edilmiştir. Amerikalı komedyen ve oyuncu Robin McLaurin Williams’ın 2014 yılında intihar ettiği haberi ve genç insanlar arasında büyük bir hayran kitlesine sahip olan  Kurt Cobain ‘in intihar haberi de aynı şekilde halkı yasa boğmuştur. Bu ölümlerin ardından da intihar vakalarında atış olması Werther etkisini günd...